Aşırı fedakarlık hem çocuğun hem ailenin psikolojisini tehdit ediyor
Ebeveynlik, insan yaşamının en önemli ve en karmaşık rollerinden biri. Çocuklarının fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamak, hayatlarını doğru şekillendirmeleri için onlara yön vermek, değerler ve beceriler kazandırmak için destek olmak, önce ebeveynlerin sorumluluğunda. Ama bu süreçte ebeveynlerin kendi ihtiyaçlarını sürekli ertelenmesi veya yok sayması, onları “fedakarlık” ile baş başa bırakıyor. Bu da hem kendilerinin hem çocuklarının, dolayısıyla ailenin psikolojik sağlığını tehdit ediyor.
HiDoctor Uzman Klinik Psikoloğu Gizem Konuş “Aşırı fedakârlık ve sürekli vericilik, birçok ebeveyni tükenmişlikle baş başa bırakıyor. Sağlıklı bir ebeveynlik için kişinin kendi sağlığını ve mutluluğunu ihmal etmemesi şarttır. Kendi ihtiyaçlarınıza öncelik vermek, çocuklarınıza daha iyi bakım sağlamanız için gereklidir.” diyor.
Ebeveynlik, her ne kadar özünde sevgi olan ve ödüllendirici bir deneyim olsa da büyük bir psikolojik dayanıklılık ve enerji gerektiriyor. Günümüz koşullarında ebeveynler, sadece çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda kendi psikolojik sağlıklarını da korumak zorundalar. Zira, aşırı fedakârlık ve sürekli vericilik, birçok ebeveyni tükendiği ve destek aradığı bir noktaya getiriyor.
HiDoctor Uzman Klinik Psikoloğu Gizem Konuş, sağlıklı bir ebeveynlik deneyimi için kişinin öncelikle kendi sağlığını ve mutluluğunu garanti altına alması gerektiğini belirtiyor. “Kendi ihtiyaçlarınıza öncelik vermek, çocuklarınıza daha iyi bakım verebilmeniz için gereklidir. Bu, düzenli egzersiz yapmak, yeterince uyumak, sağlıklı beslenmek veya hobilerinize zaman ayırmak gibi basit adımlarla başlayabilir. Günlük rutinlerinize küçük meditasyon pratikleri, nefes egzersizleri veya günün belirli zamanlarında kısa molalar vermek de stresinizi daha iyi yönetmenizi sağlar. Bu noktada yardım istemekten çekinmemek önemli bir adım. Elbette ebeveynlerin yanı sıra, yakınlarının da bu farkındalığa erişmesi çok önemli. Ayrıca, ebeveynlerin duygusal ve psikolojik destek almakta tereddüt etmemeleri de önemli. Bu, profesyonel bir ruh sağlığı uzmanı ile görüşmek, destek gruplarına katılmak veya güvenilir arkadaşlar ve aile üyeleriyle düşüncelerinizi paylaşmak da olabilir. Sosyal destek, zorluklarla başa çıkarken büyük bir fark yaratabilir” diyor. Konuş, sağlıklı bir ebeveynlik için rehberlik yapacak ip uçlarını şöyle sıralıyor:
Koruyucu ruh sağlığı yaklaşımı
Koruyucu ruh sağlığı yaklaşımı, ebeveynlerin önce kendi ihtiyaçlarını gözeterek daha sağlıklı ve verimli bir ebeveynlik deneyimi yaşamalarını önerir. Bu bağlamda, psikolojik dayanıklılık, kendine özen göstermekle başlar. Ebeveynlerin kendi fiziksel, duygusal ve sosyal ihtiyaçlarını ihmal etmeden çocuklarının bakımını üstlenmeleri, hem kendi ruh sağlıklarını korur hem de çocuklarına örnek olur. Kendinize iyi bakmak, çocuklarınıza sağlıklı bir öz bakım modeli sunmanın yanı sıra, onlarla geçirdiğiniz zamanın kalitesini de artırır.
Ebeveynler kendi sağlıklarına yatırım yaptıklarında, stresle daha etkili bir şekilde başa çıkabilirler. Bu, düzenli fiziksel aktivite, yeterli uyku, dengeli beslenme ve zihinsel dinlenme gibi temel alışkanlıkları içerir. Aynı zamanda, duygusal destek sistemlerinin oluşturulması, yani güvendiğiniz kişilerle düzenli olarak iletişim halinde olmak ve gerektiğinde profesyonel yardım almak, ruh sağlığını korumada kritik öneme sahiptir.
Mükemmel Değil; Yeterince İyi Ebeveynlik
Mükemmel ebeveynlik diye bir şey yoktur; gerçekçi ve sağlıklı bir hedef, "yeterince iyi ebeveynlik" olmalıdır. Bu kavram, ebeveynlerin her zaman en iyi olmaları gerektiği yönündeki baskıyı hafifletir ve ebeveynliği daha sürdürülebilir ve tatmin edici bir yolculuk haline getirir. İyi bir ebeveynlik pratiği, öncelikle ebeveynlerin kendi özbakımlarını önemsemeleriyle başlar. Ebeveynler kendilerine iyi baktıklarında, çocuklarına karşı daha sabırlı, anlayışlı ve duyarlı olabilirler.
Psikolojik dayanıklılık, ebeveyn olarak karşılaşabileceğiniz zorluklara karşı koymak için kritik bir unsurdur. Kendi duygusal ihtiyaçlarınıza dikkat etmek, bu dayanıklılığı geliştirmenin bir parçasıdır. Duygusal ihtiyaçlarınızı görmezden gelmek, zamanla tükenmişlik ve depresyona yol açabilir. Buna karşılık, duygusal ihtiyaçlarınıza özen göstermek ve gerektiğinde destek aramak hem sizin hem de çocuklarınız için daha sağlıklı bir ortam oluşturur.
Sonuç olarak, ebeveynlikte "yeterince iyi" olmak, mükemmeliyetçi standartlara ulaşmaya çalışmaktan çok daha değerlidir. Kendinize karşı nazik olmak ve kendi sınırlarınızı kabul etmek, ebeveynlik yolculuğunuzda hem size hem de çocuklarınıza fayda sağlar.