COVİD 19 ŞÜPHESİYLE KANSER OLDUKLARINI ÖĞRENDİLER
Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Altan Kır, Akciğer kanseri genelde belirti vermiyor. Bu tümörler genelde bir tarama sırasında ya da kontrol sırasında yakalanıyor. Ancak günümüzde pandemi nedeniyle COVID-19’dan şüphelendiğimiz pek çok kişiye tomografi çekildi ve bu sayede pek çok akciğer tümörü erken evrelerde yakalandı” dedi.
COVID-19 için çekilen tomografiler akciğer kanserlerini erken evrede yakaladı
Akciğer kanseri dünyada ve ülkemizde en sık görülen ve aynı zamanda da en çok ölüme neden olan kanser türü. Hastalığın bütün kanserler içinde oranı aşağı yukarı yüzde 21 civarında olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Altan Kır, “Erkeklerde en sık görülen kanser türü akciğer kanseriyken, kadınlarda akciğer kanseri 5. sırada yer alıyor. Akciğer kanseri aynı zamanda ölüme en çok neden olan bir kanser türü; yani 5 kanserli hastadan 1’i akciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybediyor. Tütün kullanımının yanı sıra pasif içicilik, toprakta bulunan bazı maddeler ve hava kirliliği gibi çevresel faktörler de akciğer kanserine neden olabiliyor. Akciğer kanseri genelde belirti vermiyor. Bu tümörler genelde bir tarama sırasında ya da kontrol sırasında yakalanıyor. Ancak günümüzde pandemi nedeniyle COVID-19’dan şüphelendiğimiz pek çok kişiye tomografi çekildi ve bu sayede pek çok akciğer tümörü erken evrelerde yakalandı” açıklamasında bulundu. Prof. Dr. Altan Kır akciğer kanserinin tanı ve tedavisiyle ilgili son gelişmeleri anlattı...
COVID-19 için çekilen tomografiler akciğer kanserlerini erken evrede yakaladı
Akciğer kanserinin en önemli nedeni tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı. Ancak akciğer kanseri sadece tütün ve tütün ürünlerini kullananlarda değil, yüzde 10 civarında hiç tütün ve tütün ürünü kullanmamış kişilerde de görülebiliyor. Bunun dışında çevresel faktörler de önemli. Özellikle pasif içicilik, toprakta bulunan bazı maddeler ve hava kirliliği gibi çevresel faktörler de akciğer kanserine neden olabiliyor. Ayrıca bunlardan farklı olarak genetik faktörler de önemli bir etken oluyor. Ailesinde, birinci derece yakınlarında akciğer kanseri olanlarda görülme riski artıyor...
COVID-19 için çekilen tomografiler akciğer kanserinin erken evrede yakalanmasını sağladı
Akciğer kanseri genelde belirti vermiyor. Bu tümörler genelde bir tarama sırasında ya da kontrol sırasında yakalanıyor. Ancak günümüzde pandemi nedeniyle COVID-19’dan şüphelendiğimiz pek çok kişiye tomografi çekildi ve bu sayede pek çok akciğer tümörü erken evrelerde yakalandı. Tümör, hava yolları içinde veya yakınsa dirençli öksürük, kan tükürme, nefes darlığı gibi solunumsal şikayetler görülebiliyor. Ayrıca ses kısıklığı, göğüs ağrısı gibi komşu yapı veya dokuların tutulumuna bağlı şikayetler de görülebilir. Bunun yanında zayıflama, iştahsızlık, halsizlik gibi genel kanser semptomları ile de hastalar karşımıza çıkabiliyor.
Tanı için görüntüleme yöntemleri uygulanıyor
Akciğer tanısı için şüphelenilen hastalara önce görüntüleme yöntemleri uygulanıyor. Klasik görüntüleme yöntemleri dışında tomografi ve hastalığın metabolik aktivitesini gösteren bazı özel görüntüleme yöntemleri uyguluyoruz. Bunların sonucuna bağlı olarak tümörün lokalizasyonuna göre ya endoskopik olarak, yani nefes borusuna bronkoskopi dediğimiz aletle girerek hava yolundan biyopsi yapıyoruz ya da dışarıdan tomografi yardımıyla, iğneyle biyopsi yaparak tanı koyuyoruz. Kanserin hücre tipini belirliyoruz. Akciğer kanserinin genel olarak iki ana hücre tipi var. Birisi küçük hücreli akciğer kanseri, diğeri de küçük hücreli dışı akciğer kanseri. Küçük hücreli dediğimiz akciğer kanseri, tüm akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 20’sini oluşturuyor...
Cerrahi tedavi erken evrelerde en önemli tedavi yöntemi
Küçük hücreli akciğer kanserinde, çok kısa sürede lenf bezlerinde ve uzak organlarda metastaz görüldüğü için genellikle bunların tedavisinde cerrahi tedavi önerilmiyor. Ancak tümör çok küçük boyutta ve erken yakalandığı zaman cerrahi tedavinin yeri var. Akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 20’sinde cerrahi tedavi yapabiliyoruz. Bu ‘solid organ tümörleri’ dediğimiz akciğer tümörü gibi tümörlerde 3 tane temel tedavi yöntemi var. Cerrahi tedaviler, kemoterapiler ve radyoterapiler. Cerrahi tedavi erken evrelerde en önemli tedavi yöntemidir.
Açık ve kapalı cerrahi yöntemleri uygulanabiliyor
Cerrahi tedavide amaç, hastalığı lokal olarak kontrol altına almak ve hastalığın patolojik evresini tam olarak belirlemek. Cerrahi işlemde yaptığımız akciğerin ya lobunu veya segmentlerini veya bir akciğerin tamamını lenf bezleriyle birlikte çıkartmaktır. Bazen de akciğer ve lenf bezleriyle birlikte tutulmuş doku veya yapıları da çıkartmaktayız. Açık ve kapalı olarak iki farklı cerrahi yöntem mevcut. Açık cerrahi yöntemde yaklaşık 10-15 cm’lik bir kesiden, kaburgaların arasından girerek ameliyatı gerçekleştiriyoruz. Bu tarz ameliyatlarda hastaların ameliyat sonrası hem ağrıları daha fazla olmakta hem de iyileşme süresi uzun oluyor. Kapalı ameliyatlar arasında bir de robotik cerrahi var. Robotik cerrahi diğer yandan hastaya cerrahi olarak az travma yaşatan bir yöntem olduğu için hastanın ameliyat sonrası konforu çok daha iyi oluyor.