GÜLSOY : EN BÜYÜK GURUR KAYNAĞIMIZ TURKOVAC
Meclis toplantısına konuk olan ERÜ ERAGEM Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, Alfa ve Delta'ya karşı TURKOVAC’ın koruyuculuğunu tespit ettiklerini, Omicron varyantı ile ilgili çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.
Kayseri Ticaret Odası (KTO) Ocak ayı olağan meclis toplantısı Meclis Başkan Yardımcısı Mümtaz Beğen başkanlığında M. Rifat Hisarcıklıoğlu konferans salonunda gerçekleştirildi. Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış ile Kovid-19'a karşı yerli aşı TURKOVAC'ı geliştiren Erciyes Üniversitesi Aşı Araştırma ve Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (ERAGEM) Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli’nin konuk olduğu toplantıya; Başkan Ömer Gülsoy’un yanı sıra MHP Kayseri İl Başkanı Adnan İncetoprak, KTO Yönetim Kurulu üyeleri, Meslek Komitesi ve Meclis Üyeleri, Kadın Girişimciler Kurulu, İcra Kurulu Üyeleri, Meclis Başkanlık Divan üyeleri ve Basın mensupları katıldı.
Saygı duruşundu bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından görüşülen gündem maddeleri kabul edildi. Toplantıda, ay içerisinde yapılan faaliyetlere de yer verildi.
Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, konuşmasına tarihte bu ay içerisinde meydana gelen önemli olaylara değinerek başladı. Alimler Şehri Kayseri’de Erciyes Üniversitesi’nin önemine vurgu yapan Başkan Gülsoy, Üniversitemizin başarıların saymakla bitiremeyiz. En büyük gurur kaynağımız yerli ve mili aşımız TURKOVAC. Prof. Dr. Aykut Özdarendeli hocamızı ve ekibini tebrik ediyorum. Bizlere bu gururu yaşatan başta Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çalış olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum.” dedi.
GÜLSOY : DEĞİŞEN VE SÜREKLİ GELİŞEN BİR DÜNYADA YAŞIYORUZ
2022’nin nasıl geçeceğini nelerin konuşulacağı konusunda görüşlerini paylaşan Başkan Gülsoy, “Pandemi, Enflasyon, Siyasi, ekonomik ve ticari anlaşmalar, Tedarik, Yeşil ekonomi ile dijitalleşme, Enerji krizi ve İklim Değişikliği bu sene konuşacağımız ana başlıklardır. Artık değişen ve sürekli gelişen bir dünyada yaşıyoruz. Dünyanın herhangi bir yerinde olan sorun, küresel bir köy haline gelen tüm dünyayı etkiliyor. İnşallah salgınların bittiği bir yıl olur.” İfadelerini kullandı.
“ENFLASYON TÜM DÜNYADA PROBLEM”
Konuşmasında tüm dünyanın en büyük probleminin enflasyon olduğuna vurgu yapan Başkan Gülsoy, “Dünya tedarik zincirindeki darboğazlar ve bazı emtialara ulaşmada yaşanan zorluklar enflasyonda kontrolsüz büyümeyi ortaya çıkardı. Geçicimi, kalıcı mı olduğu tartışılıyor. Tüm merkez bankaları enflasyonla mücadele konusunda önlemler almaya çalışıyorlar” diye konuştu.
“DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ REKABETİN ADI ARTIK TEDARİK OLMUŞTUR”
Türkiye’yi ilgilendiren en önemli konunun tedarik olduğunu belirten Başkan Ömer Gülsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünya ekonomisindeki rekabetin adı artık tedarik olmuştur. Eskiden rekabette fiyat, kalite, standart vb konular vardı. Şimdi ise rekabette 1 numarada tedarik var. İhtiyaç duyduğunuz bir malı bulamadığınız anda bütün başlıklar geçersiz hale geliyor. Avrupalı birtakım tedarikçiler daha fazla ülkemize yönelmeye başladılar.Salgın döneminde Coğrafi Konumuz itibariyle Türkiye tedarik avantajlarıyla ön plana çıktı. Bu süreç bize tarihi bir fırsat sunuyor. Önümüzde daha fazla üretim, daha fazla yatırım için coğrafyamızın ve dinamizmimizin bize sunduğu fırsatları iyi değerlendirmeliyiz. Ülkemizin sahip olduğu bu tedarik avantajı sadece bizim için değil, Aynı zamanda Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere ticaret ortaklarımız içinde önemli bir avantaj. Çünkü biz biliyoruz ki uç noktalardaki fiyatların kalıcı olması mümkün değil. Gelişmiş ülkeler artık şunu çok iyi biliyor. Türkiye küresel tedarik için eşsiz bir adres. 2 yıllık salgın sürecine baktığımızda Salgının ana şokundan hepimizin gayretiyle güçlenerek çıkacak potansiyele kesinlikle sahiptir. Sonuç olarak kıtaların kavşak noktasındaki Türkiye, yeniden şekillenmeye başlayan küresel tedarik zincirinde kavşak noktası olmaya en yakın adaydır. Bundan sonrası bizim kararlığımıza, şevkimize ve hızıma bağlıdır. Bu tarihi fırsatı değerlendirmek için hükümet tarafıyla sanayicisiyle, ihracatçısıyla, ticaret erbabıyla tüm aktörlere büyük görev düşüyor. “ değerlendirmesinde bulundu.
“ENERJİ KRİZİ ÜRETİMİ, İHRACATI, VERİMLİLİĞİ OLUMSUZ ETKİLEYECEK”
Son günlerde yaşanan enerji konusunda da görüşlerini paylaşan Gülsoy, İran kaynaklı doğalgaz arz sıkıntısının ardından bu kez de OSB’lerde elektrik kesintilerine gidilmeye başlandı. Bu ne demek, Üretimi, ihracatı, verimliliği olumsuz etkileyecek demek. Türkiye’nin kurtuluşu üretim ve ihracattır. Üretimin kesintiye uğradığı bu dönemde, sanayimizin önemli bir hasar alacağı bir gerçek. Enerji ihtiyacı olan sanayi tesislerinde kısıtlama olmamalı. Sanayimizde kapasite ve üretim ivmelerini yavaşlatacak bu karar ihracatımızı da olumsuz yönde etkileyeceğini düşünüyorum. Bu sürecin doğru bir şekilde yönetilmesi, hasarında minimuma indirilmesi gerekmektedir. Üretim ve ihracatın geleceği için enerji arz güvenliği biran önce sağlanmalıdır. Bu sıkıntıyı hep birlikte kamu ve reel sektör birlikte aşacağız. “ diye konuştu.
“YEŞİL MUTABAKATIN FIRSAT OLDUĞUNA İNANANLARDANIM”
Yeşil mutabakat konusuna da değinen Başkan Gülsoy, “Rekabet şansını kaybetmemek için yeşil ekonomiye mutlaka yatırım yapmalıyız. Bunu külfet olarak değil, bir fırsat olarak görmeliyiz. Bu bizi bir adım ileriye taşıyacaktır. Devletimizden de destekler bekliyoruz. Yeşil Mutabakat süreci dijitalleşmeden ayrı değil. Ben de Yeşil Mutabakatın fırsat olduğuna inananlardanım. Yeşil teknolojiler, hem Türkiye ekonomisi için hem de Kayseri ekonomisi için kaçınılmaz bir fırsat. Kayseri, her daim sanayide, eğitimde ve ihracatta önde olduğu gibi Yeşil ekonomide de önde olacağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Sözlerinin sonunda 2022 yılının zor bir olacağının altını çizen Başkan Gülsoy, Yeter ki birlik ve beraberliğimizi bozmayalım. Fitneye, dedikoduya fırsat vermeden, itibar etmeden, tasarrufu da ön planda tutarak, daha çok çalışıp, daha çok üretirsek emin olun yarının Kayseri ve Türkiye’si daha iyi olacaktır. 2022 yılı zor bir yıl olacak gibi gözüküyor. Ancak biz bu dünyada bu zorluklardan sıyrılan yükselen bir yıldız olacağımıza inanıyorum. Devletimize ve milletimize güveniyorum.” dedi.
“TÜRKİYE´DE VİRÜSÜ İZOLE EDEN İLK GRUP OLDUK”
Kayseri Ticaret Odası meclis toplantısına konuk olarak katılan Yerli Kovid-19 aşısı TURKOVAC'ı geliştiren ERÜ ERAGEM Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, 2010 yılından beri Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı aşı geliştirilmesiyle ilgili çalışmalar yürüten bir grubuz. Bu nedenle çalışmaya hazır bir merkezdik. Yaptığımız çalışmalarla Türkiye'de 2020 Mart sonunda virüsü izole eden ilk grup olduk.” dedi.
Aşının bulunmasının uzun bir süreç olduğunu belirten Özdarendeli, TURKOVAC aşısının 2021 Aralık sonunda acil kullanım onayının alındığını anımsattı. TURKOVAC aşısının Erciyes Üniversitesinin gururu olduğunu anlatan Özdarendeli, şunları kaydetti:
"TURKOVAC'la birlikte ülkemizde bu tür pandemi ve salgınlara karşı cevap verebilecek yetişmiş insan gücünün de oluşmaya başladığını düşünüyorum. Aşı Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi olarak hem salgınlara hem de pandemilere hazır bir şekilde çalışmalar yapıyoruz. Halen varyantlarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Alfa ve Delta'ya karşı TURKOVAC koruyucu olduğunu gösterdi. Omicron varyantı ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Bu süreçte acil kullanım onayı ile ülkemizin hizmetine sunulan, daha geniş ölçekte üretilip belki aşıya ihtiyacı olan ülkelere verilecek olan TURKOVAC'ın gelişim sürecinde emeği olan birçok kişi var. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum."
"50 YILDIR YAPILMAYAN BİR İŞ BAŞARILDI"
Meclis toplantısında konuşan Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış ise köklü ve ilkeleri olan bir üniversitenin mensubu olmasından dolayı mutlu olduğunu aktardı. Birçok üniversiteyi yaptıkları çalışmalarla geride bıraktıklarını belirten Çalış, TURKOVAC aşısının bulunmasıyla ilgili "50 yıldır yapılmayan bir iş başarıldı. Tamamen yerli, milli ve devlet üniversitesinde geliştirilen bir aşı bulduk. Sağlık Bakanlığının da desteği ile acil kullanım onayı aldı. En kısa zamanda tüm aşamayı geçip tüm dünyanın kabul edebileceği bir aşı olacak." diye konuştu.
“TURKOVAC KAYSERİ İÇİN BÜYÜK BİR REKLAM”
TURKOVAC hakkında da bilgiler veren Rektör Çalış, "Aşımız yerli ve milli bir aşıdır. Biz aşımıza çok güvendik ve güvenmeye devam ediyoruz. Virüsün başlaması ile kolları hemen sıvadık. Pandemi bir ırkı, cinsiyeti seçmiyor. Herkesi etkiliyor. Biz aşımızı üretirken kaliteden asla taviz vermedik. `Gerekirse gecikelim´ dedik. Yeterli, sorunsuz ve kaliteli aşı çıksın istedik. Aşıyı 18-20 ay arasında tüm evreleriyle tamamladık ve onaylattık." diye konuştu.
TURKOVAC'ın 18 ayda acil kullanım onayını almasının önemini anlatan Çalış, aşının Kayseri için ise büyük bir reklam olduğunu kaydetti.
Toplantının ardından Başkan Gülsoy ve Meclis Başkan Yardımcısı Mümtaz Beğen tarafından ERÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış'a ve ERÜ Aşı Araştırma, Geliştirme ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli'ye plaket ve sertifika takdim edildi.