GÜMÜŞ ÜRETİMİNDE SİYANÜR ATIĞINA KARŞI ÇIKANLAR, “SİLVERONİ TOKEN” ALIYOR
Blok zinciri teknolojine dayanan merkeziyetsiz uygulamalar, sürdürülebilir çevre projelerine de ortak oluyor. Başta kuyum sektörü olmak üzere, pek çok endüstriyel alanda da kullanılan gümüş ve altın madenlerinin üretiminde ortaya çıkan siyanür atığına son vermek isteyen yatırımcılar, teknolojinin rüzgarını arkasına alarak ‘sıfır siyanür’ mottosuyla bir araya geliyor.
Üçüncü taraf yetkilisine ait olmayan veya blok zincir teknolojisiyle hayat bulan merkeziyetsiz uygulamaların (Decentralized Application, DApp) değeri, daha fazla yaygınlaşmasıyla birlikte her geçen gün artıyor. Emergence Research’ün konuya dair yayımladığı verilere göre 2019’da 10,52 milyar dolar değerinde olan DApp’in, yıllık ortalama 56,1’lik artışla 2027’de 368 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Blok zincir teknolojisi, güvenli bilgi paylaşımı yöntemi olarak öne çıkarken, gümüş takı toptancısı Silveroni, DApp teknolojisini sürdürülebilir çevre odağında maden üretiminden takı tasarımına uyarladığını açıkladı. Silveroni, üretim aşamasında siyanür liçi kullanılan değerli taşlarla tasarlanan ürünlerin satışını yapmadığını duyurdu.
2019’dan beri ülkemizde de faaliyet gösteren Tayland merkezli Silveroni’nin Kurucusu Şefik Peyda Çetin konuya dair açıklama yaparak, “Merkeziyetsiz uygulamaların popülerleşmesiyle birlikte iş dünyasında birçok proje geliştirilmesine rağmen, bu projelerin bir kısmı başarıyla sonuçlanmıyor. Silveroni, DApp teknolojisini kuyum sektörüne taşıyarak önemli bir başarıya imza attı. Lüks takı tüketiminin çevreye verdiği zararları ortadan kaldırmak için CleanSilver adı verilen mobil uygulamayla, sürdürülebilirlik projesi başlattı. Böylece yatırımcılar, sürdürülebilir çevre odağında kazanç elde edebiliyor” dedi.
Gümüş ve altın liçi siyanür atığına neden oluyor
Gümüş ve altın üretimindeki en yaygın yöntem olan siyanürün, üretim aşamalarında atık oluşturduğuna ve doğaya zarar verdiğine dikkat çeken Şefik Peyda Çetin, “Yerin altından çıkarılan saf haldeki madenler, siyanür liçi yöntemiyle saflaştırılıyor. Bu yöntemle ortaya çıkan siyanür atığı ise çevreye zarar veriyor. Gümüş-siyanür bileşiği, altın-siyanür bileşiğinden daha zayıf yapıda olduğu için de gümüş liçine altından 10 kat daha fazla siyanür derişimi uygulanırken ve süreç 2 kat daha uzun vakit gerektiriyor. Hem ekonomik hem de en verimli yol olarak görülen bu üretim biçimi, sürdürülebilir çevre çalışmalarını baltalıyor. Silveroni, üretim aşamasında siyanür liçi kullanılan değerli taşlarla tasarlanan ürünlerin satışını yapmıyor. Çevreci kripto para projesi CleanSilver ile de siyanür kullanımının önüne geçmeyi hedefliyor” ifadelerini kullandı.
Lüks takı tüketiminde ‘sıfır siyanür’ devri
Uygulamanın ‘sıfır siyanür’ mottosundan yola çıkılarak geliştirildiğini aktaran Silveroni Kurucusu Şefik Peyda Çetin, “Silveroni’nin DApp uygulaması, sıfır siyanür hedefini destekleyen yatırımcıların kolayca yatırım yapabilmelerini, mevcut projeleri görüntülemelerini sağlayarak çevreye duyarlı sürdürülebilir üretimi seçen projeleri desteklemeyi amaçlıyor. Yatırımcılar CleanSilver aracılığıyla Silveroni çatısı altında satışa sunulan tasarımlara ait üretim alanlarını görüntüleyebiliyor. Üstelik yatırım yaptıkları işletmeleri takip ederek, yatırımlarını anlık olarak farklı bir kuruma aktarabiliyor” dedi. Token yatırımcıları maden üretim hacmini artırıyor!
Projenin ülkemizdeki tanıtımının, projenin Türkiye Onursal Başkanı, eski RTÜK Başkan Vekili, RİAK (Radyo Dinleme Hizmetleri A.Ş.) Genel Müdürü Esat Çıplak ile birlikte yapıldığını aktaran Şefik Peyda Çetin, “Yatırımcıların Sıfır Siyanür Proje’sine kolayca ortak olması için basit adımlar tasarlandı. Yatırımcılar ilk adımı Silveroni Token satın alarak atıyor, ardından harita üzerinden yer, üretim hacmi gibi detayları inceleyerek ödemelerini tamamlıyor. Yatırım yapılan işletmeye ise eşzamanlı olarak bilgi veriliyor ve Silveroni Token’ın doğrudan üreticiye iletilmesiyle üretici token değeri kadar üretim hacmi artırılabiliyor” ifadelerini kullandı.