Yoksulluk Sınırı 92 Bin TL’yi Aştı! İki Yılda Yüzde 107 Artış

TÜRK-İŞ’in Ekim 2025 verileri, dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırının 92 bin TL’yi aşarak son iki yılda yüzde 107 artış gösterdiğini ve temel yaşam maliyetlerindeki hızlı yükselişin sürdüğünü ortaya koyuyor

EKONOMİ Yayın: 01 Kasım 2025 - Cumartesi - Güncelleme: 01.11.2025 08:39:00
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
363 okunma
Google News

TÜRK-İŞ’in Ekim 2025 “Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması” yeni veriler, dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir yaşam sürmesi için gereken gelir seviyesinin hızla yükseldiğini gösterdi. Konfederasyonun güncel çalışmasına göre, yoksulluk sınırı aylık 92 bin 547 TL’ye ulaştı. Bu seviye, geçen yıl aynı dönemle karşılaştırıldığında yüzde 39, son iki yılda ise yüzde 107’lik bir artış anlamına geliyor.

 

Yalnızca gıda ihtiyaçlarını kapsayan açlık sınırı da ciddi bir yükseliş kaydetti. Ekim ayında açlık sınırı 28 bin 412 TL olarak hesaplandı. 2024’ün aynı ayında bu tutar 20 bin 431 TL, 2023 Ekim’de ise 13 bin 684 TL idi. Böylece açlık sınırı da iki yılda yüzde 107 oranında artmış oldu. Bu rakamlar, bir ailenin yalnızca beslenme maliyetini karşılamak için dahi yüksek bir bütçeye ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor.

 

Bekar çalışanların yaşam maliyeti de dikkat çekici şekilde yükseldi. Tek kişinin barınma, gıda, ulaşım, enerji ve diğer temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için gereken tutar Ekim 2025 itibarıyla 36 bin 984 TL’ye çıktı. Bu tutar, son iki yılda yüzde 107 artış gösterdi. Bir yıl önce aynı hesaba göre gereken bütçe yaklaşık 26 bin TL seviyesindeydi.

 

TÜRK-İŞ, söz konusu çalışmanın bir ücret araştırması değil, bir hanenin hak ettiği yaşam standardına ulaşması için gerekli toplam gelir hesabı olduğunu vurguluyor. Konfederasyona göre, bu rakamlar çalışanların karşı karşıya kaldığı gerçek hayat pahalılığını gösteriyor. Ortalama gelirlerin hâlâ bu seviyelerin çok altında kalması, geniş kesimlerin temel ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayamadığına işaret ediyor.

 

Raporun gıda bölümünde, Ekim ayında “mutfak enflasyonu” olarak ifade edilen gıda fiyatlarının aylık yüzde 1,58 yükseldiği belirtildi. Yıllık artış yüzde 39,06 olarak hesaplanırken, on iki aylık ortalama artış oranı yüzde 40,22’ye ulaştı. Süt ürünlerinde fiyat artışı sürerken, peynir çeşitlerinde azalma dikkat çekti. Et fiyatları genel olarak durağan kalırken, balık sezonunun başlamasıyla bu kalemde sınırlı bir düşüş yaşandı. Tavuk fiyatları gerilerken yumurta fiyatlarının sabitlendiği görüldü.

 

Bakliyat ürünleri arasında nohut, fasulye ve kırmızı mercimekte fiyat yükselişi kaydedilirken yeşil mercimek değişmedi. Sebze ve meyvede ortalama fiyatlar hafif gerilese de, tezgahlardaki çeşit sayısı düştü ve kışlık ürünlerin fiyatı arttı. Sebzede ortalama kilogram fiyatı 68 TL, meyvede ise 90 TL oldu. Ekmek fiyatı aynı kalırken pirinç ve makarnada yeniden zam görüldü. Yağ grubunda ise ayçiçek, tereyağı ve margarin fiyatları yükselmeye devam etti; zeytinyağı da bu eğilime eşlik etti.

 

TÜRK-İŞ raporunda, yoksulluk sınırının maaş miktarını değil, bir ailenin temel ihtiyaçlarını karşılamak için gereken toplam geliri ifade ettiği özellikle vurgulandı. Bu nedenle hesaplamaların enflasyon hesaplamasıyla karıştırılmaması gerektiği belirtildi. TÜRK-İŞ'e göre bu rakamlar, dar gelirli ailelerin pazarda karşılaştığı fiyat gerçekliğini yansıtıyor.

 

Araştırma, birçok hanenin sağlıklı beslenme ve temel yaşam giderlerinden kısmak zorunda kaldığını ortaya koyuyor. Bu durumun özellikle düşük gelirli ailelerde sağlıksız ve dengesiz beslenmeyi yaygınlaştırdığı ifade ediliyor.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.