Dünya çapında beklenen resesyon riski iş dünyasının dinamiklerini değiştiriyor. Global araştırma şirketi araştırmasına göre her 10 CEO’dan 8’i önümüzdeki dönem bir resesyonun gerçekleşmesini öngörürken, 39’u resesyon riskine karşı işe alımları şimdiden durdurduğunu ifade ediyor. Resesyon karşısında çevik ve esnek bir yapı oluşturmak isteyen şirketler ise çözümü işgücü verimliliğini artırmakta buluyor.

Küresel çapta yaşanan resesyon tehlikesinin iş dünyasındaki etkisi gün geçtikçe büyüyor. Global bir araştırma firmasının her yıl düzenli olarak gerçekleştirdiği ve küresel çapta bin 300’den fazla CEO’nun katıldığı Küresel CEO Araştırması 2022’ye göre her 10 CEO’dan 8’i önümüzdeki 12 ay içinde resesyon beklerken, 7’si resesyonun büyümelerini sekteye uğratacağını belirtiyor. Katılımcıların 39’u da halihazırdaki işe alımları şimdiden durdurduğunu ifade ederken, 46’sı önümüzdeki 6 ay için işten çıkarma planlarının olduğunu söylüyor. Resesyon riski karşısında çevik bir yapı oluşturmak isteyen şirketler ise çözümü işgücü verimliliğini artırmakta buluyor.

İşgücü verimliliğini artırmanın üretkenliği yükselterek mali kayıpların önüne geçtiğini söyleyen Expremus Kurucusu Gürcan Akçay ise konuyu şu sözlerle değerlendirdi: “Makroekonomide gelecek dönemde beklenen resesyon tehlikesi şirketlerin hem personel alım gücünü hem de çalışma kompozisyonlarını etkiliyor. Globaldeki birçok şirket mevcut koşul ve olası riskler karşısında çevik bir yapı oluşturmak için arayışlarını sürdürürken, işgücü verimliliğini yükseltmek için yeni nesil çözümlere talepler artıyor. Biz de uzun yıllara dayanan endüstri uzmanlığımızdan yararlanarak, her şirkete özel ürettiğimiz çözümlerle yöneticilere rehberlik ediyoruz. Şirketlerin verimliliklerini artıracak, göstergelerini ölçülebilir şekilde yukarıya taşıyacak ve bunları sürdürülebilir hale getirecek özel stratejiler geliştiriyoruz.”

Şirketler maliyetleri optimize edecek çözümler arıyor

Şirketlerin ekonomik dalgalanmalar ve dünyanın sürekli değişen dinamiklerine karşı esnek bir operasyonel yapı oluşturmaları gerektiğine dikkat çeken  Expremus Kurucusu Gürcan Akçay, “Resesyonun da içinde bulunduğu olası riskler ve sürekli artan enflasyon, maliyet ve satın alma taleplerini doğrudan etkilerken, kurumlar işgücünü daha verimli kullanmak, atıl işgücünü tespit etmek ve maliyetleri optimize edebilmek için değerlendirme yapabilecekleri metodolojiler arıyor. Expremus olarak biz de performans yönetimi, kademelendirme, reorganizasyon gibi geliştirdiğimiz tüm çözümlerimizin yanı sıra MTM metodolojisine dayanan ve şirketlerin stratejik işgücü planlaması anlamına gelen norm kadro çözümleri ile şirketlerin iş ve çalışma modellerini daha verimli, müşteri odaklı hale getirmesini sağlıyoruz. Sektörlerine ve kurum dinamiklerine uygun, verimliliğe dair çözümler üretmelerine kapı aralıyoruz” dedi.

Çalışan yeteneklerini ve kaynakları verimli kullanmak kritikleşiyor

Hazırladıkları metodolojiyle belirlenen bir işi gerçekleştirmek için yerine getirilecek tüm aşamaları analiz ederek, her bir davranış modeline dünya standartlarında değer katıp iyileştirdiklerini aktaran Verimlilik Projeleri Direktörü Alihan Ünlütürk, çalışma modellerine dair şu bilgileri paylaştı: “Norm kadro çözümlerimiz ile şirketlerin kendi yeteneklerini keşfetmelerini sağlamanın yanı sıra kaynaklarını verimli bir şekilde kullanmaları için yeni bir rota çiziyoruz. İlk adımda saha ziyareti gerçekleştirerek departmanlar tarafından yürütülen tüm iş süreçlerini birebir inceliyor ve haritasını oluşturuyoruz. Ardından ise 'süre sıklık’ analizi yapıyor ve veri tabanından elde ettiğimiz norm kadro sonuçlarını raporluyoruz.”

Özel ergonomik iyileştirme çözümleriyle işgücünden tasarruf ettiriyorlar

İş akış haritalarını hem bütünsel hem de tek tek inceleyerek şirketler için yeni fırsatlar saptadıklarını belirten Expremus Verimlilik Projeleri Direktörü Alihan Ünlütürk,  “İş akış haritasından elde ettiğimiz verilerle belirlediğimiz ergonomik iyileştirme fırsatlarını müşterimize sunuyoruz. Mutabakat toplatımızın ardından alınan kararlar neticesinde kurumlar için ideal çalışma modellerini geliştiyoruz. Terk edilebilir ve basitleştirilebilir işleri de belirleyerek işgücünden tasarruf etmelerine yardımcı oluyoruz. Çalışanların iş yüklerini dengeliyor, fazla mesaileri minimize ediyor, böylece çalışan memnuniyeti ve bağlılığını artırıyoruz. Sektörel, akılcı ve sürdürülebilir çözümlerimizle gerek ülkemizde gerekse globalde danışmanlık sektörünün öncülüğünü yapıyoruz. Gelecek dönemde bu alandaki faaliyetlerimizi artırarak etki alanımızı büyütmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.