Konut talebinin yılın ilk 3 çeyreğinde yüksek banka faizleri nedeniyle durağan gittiğini dile getiren Tan, son çeyrekte gayrimenkul sektöründe hareketlenme görmeye başlandığını ifade etti.

Birikimini, kur korumalı mevduat veya diğer yatırım araçlarında değerlendirenlerin son iki üç haftadır gayrimenkule yöneldiğini gördüklerini belirten Caner Tan, "Şu anda dövizde de bir hareketlenme bulunmuyor. Nakit parası olanlar mevduatta durmanın da riskli olduğunu düşünüyor. Dolayısıyla nakitte kalmak yerine gayrimenkule yöneliyor. Şu anda satılan konutlar aslında yapım maliyetlerinin altında fiyatlara satılıyor. İzmir'in hangi ilçesinde olursa olsun enflasyon nedeniyle şu anda satılan fiyatta konut yapmamız artık mümkün değil. Ülkedeki ekonomik ortam nedeniyle yatırımcılar konutların bir kez daha zamlanmasını beklemeden harekete geçmiş durumda. Köprüden önce son çıkış mantığıyla aralıktan önce evimizi alalım diyorlar" diye konuştu.

SATIŞLAR DEVAM EDECEK

Yılın son çeyreğinde gayrimenkul satışlarının devam edeceğini kaydeden Tan şunları söyledi: “Gayrimenkul fiyatları genel enflasyon artış hızının altında kaldığı için reel anlamda gerilemişti. İlk defa geçtiğimiz ay itibariyle bu gerileme tekrar pozitife döndü. Konut talebi nedeniyle fiyat artışları enflasyondaki artışın üstüne çıktı. Son 3 aylık dönemde de ciddi satışlar bekliyorum. Kredi kullanmadan elinde nakit parası olanlar talebi artırdı. Önümüzdeki yılın ilk ve ikinci çeyreğinde yapılacak faiz indirimleriyle 20-25'lik seyirlerde gitmesi bile insanların konuta yönelmesine sebep olacak. Faizin düşmesi nedeniyle asıl beklediğim hareket 2025 yılının ikinci çeyreğinden sonra olacak. Orada artık faizler belli seviyelere inecek. Bankalar şu anda 36 ve 48 ay gibi uzun vadeli yüksek faizli krediler satmaya çalışıyor. Onların öngörüsü de faiz oranlarının yüzde 20 - 25 seviyesinde olması yönünde”

DÜŞÜK KONUT ARZI KİRALARI YÜKSELTİYOR

Şu anda yeni inşaatların fazla yapılamıyor olmasının konuttaki arz talep dengesini de bozduğunu anlatan Caner Tan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu durum da kira fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Konut eksikliği faiz getirisi nedeniyle konut fiyatlarını etkilemedi fakat kiralamaları etkiledi. Amortisman süreleri 20 - 25 yıldan 10 -12 yıla kadar indi. Türkiyede amortisman sürelerinin bu rakamlara indiği bir dönem hatırlamıyorum. Aslında konuta talep var. Fakat genele baktığımızda insanların elindeki nakit ev almaya yetmediği için sadece banka kredi faizlerine ihtiyaçları var. Banka faizlerinin inmesi konut fiyatlarını da yükseltecek. Eskiden olduğu gibi mevcut konutların yüzde 80-90'ına kredi verirseniz şu anki oranlarla bile kredi almaya insanlar hazır”