İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kayseri’de yurttaşlara “Gelip size savaşa gider gibi seçim propagandası yapanların tamamını böyle bir sağlam bir Osmanlı tokadıyla, emekliye gönderin” diye konuştu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugün Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın da katıldığı Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuştu. Akşener, şunları söyledi:

“Biz İYİ Parti olarak çok önemli bir iddia koyduk. O da şu: Birinci parti çıkacağız ve ben başbakan olacağım. Buna da gerçekten kalpten inanıyorum çünkü; bugün bu meydanları doldurur hale gelebilmek için 2017’den itibaren çektiğimiz çileleri, ödediğimiz bedelleri, çoluğumuzdan, çocuğumuzdan ayırdığımız her ne varsa; milletimiz için devletimizle milletimizin yan yana gelebilmesi için vatanımızın bölünmemesi için milletimizin şuculuk, buculuk üzerinden birbiriyle kavga etmemesi için verdiğimiz mücadelenin işte bugün bu meydanı şereflendiren sizlerin sonucudur. Sizlerin direncinin sonucudur. Burayı şereflendiren her bir kardeşimin karşısında en derin saygılarımla, hürmetlerimle eğiliyorum.

CESURLAR HAREKETİDİR

İYİ Parti sıradan bir parti değildir. İYİ Parti kuruluş aşamasından bugüne kadar her türlü iftiraya her türlü tehdide her türlü kötülüğe her türlü yanlışa maruz kalıp bir kişi bile bugüne kadar İYİ Parti’ye karşı yapılan bu yanlışlıklar karşısında korkup kaçmamıştır. Bizim partimiz o nedenle cesurlar hareketidir. Çünkü her bir arkadaşımız kadınıyla, erkeğiyle cesurdur. Genciyle cesurdur. Bizim partimiz kurulduğu andan itibaren Türkiye’nin emniyet supabıdır. Türkiye’nin sigortasıdır. Hayal edin İYİ Parti olmasaydı 2018 seçimlerinde, o seçimden sonra Meclis’te temsil edilen bir siyasi parti olarak olmasaydık Meclis çoğunluğu hala Ak Parti’nin elinde olurdu. İstanbul, Ankara belediyeleri bizde olmazdı. Siz sebep oldunuz, siz yaptınız milletimiz için siz dik durdunuz.

GÜÇ İNSANI İKİ KERE BOZUYOR

2002’den beri Türkiye’yi yöneten bir iktidar var. Bu iktidara elbette hayırlı yaptığı her şey için teşekkür ederiz. Türkiye’nin herhangi bir derdine çare bulan herkesin kalbimizde yeri vardır, Allah razı olsun. Ama güç insanı bozuyor, mutlak güç iki kere bozuyor, mutlaka bozuyor. Seçime gidiyoruz bayram gibi olması lazım. Bu meydanlarda her siyasi parti gelip seçmenine konuşmalı, o konuşmaların tamamı projeler üzerinden, hizmet üzerinden, rekabet edilir bir şekilde olmalıdır. Buna karşılık Sayın Cumhurbaşkanı Recep Bey çıkıyor, bizleri gömmekten bahsediyor. Biz düşman mıyız? Biz bu ülkenin vatandaşlarıyız. Arkadaş sen kimi gömüyorsun? Sen bu ülkenin her bir kadınının her bir gencinin her bir emeklisinin hem iaşesinden sorumlusun hem can güvenliğinden sorumlusun hem namusunun korunmasından sorumlusun muhterem sen kendine gel. Bu nasıl bir dildir?

55 BİN İNSAN KAYITLI İŞSİZ VAR KAYSERİ’DE

31 Mart’a giderken bir taraftan bizi PKK’lılıkla suçladılar. Bir taraftan Abdullah Öcalan’ın bebek katilinin kardeşini televizyonda konuşturdular. 55 bin insan kayıtlı işsiz var Kayseri’de bekler misiniz böyle bir şey? Onun için bu meydanlara gelip PKK konuşuyorlar. Onun için gelip bu meydanlarda bizleri haksız yere iftiraya maruz bırakıyorlar. Çünkü senin bu şikayetini duymak istemiyorlar. Çünkü sen nefes alamıyorsun. Çünkü sen işsizsin. Çünkü sınava girmişsin, almışsın yüksek puanı ayın yok, dayın yok sen tayin olamamışsın ama 52 puanlık genç tayin olmuş. 3 yıl boyunca esnaf esnaf gezdim, Kayseri’de dahil, Kayseri’ye tam 3 kere geldim. Siyasetin özelliği şudur: Seçmen velinimettir. Seçmenin derdini dinlersin, çözüm üretirsin, onu sunarsın. Seçim geldiğinde seçmen seni tartar, oy verir topuk selamı verirsin. Oy vermez ‘amenna ve saddakna’ dersin ‘bir dahaki sefere gönlünü, kalbini kazanayım’ dersin. Türkiye’de çok uzun zamandır bu yapılmıyor. Çağlar’la Sami’nin derdini çözmek onu konuşmak yerine ‘Meral Akşener PKK’lı’ diyorlar. Kayseri’de PKK’lıyım, Diyarbakır’da faili meçhulcüyüm. Ben hangisiyim karar verin artık.

KATİLLERİNDEN HESAP SORULACAK”

31 Mart’a giderken Mansur Yavaş’ın PKK’lılara, DHKP-C’lilere saat okutacağını söylediler. Yaptı mı? Hayır. Sinan Ateş katledildi ve katilleri görmezden gelindi. Buradan sesleniyorum: Kereste gibi adamlarsınız. Görmezden geldiniz. Gencecik bir akademisyen katledildi, katilini görmezden geldiniz ve onu katletmeye yönlendirenleri görmezden geldiniz, azmettirenleri görmezden geldiniz. Şimdi söylüyorum; 14 Mayıs akşamı helal oylarınızla İYİ Parti birinci çıkacak, Sayın Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olacak ve 15 Mayıs’tan itibaren söz olsun, namus sözü olsun, yemin olsun ki Sinan Ateş’in katillerinden hesap sorulacak. Bizi bölmek isteyenlere ‘hayır’ diyoruz.

DEMEK Kİ ÇALMAYINCA, ÇIRPMAYINCA OLUYORMUŞ

55 bin kayıtlı işsiz var. Elektrik paralarının yüksekliği sebebiyle tarım göçtü. İlçeler fakirleşti herkes merkeze geliyor, işsizlik arttı. O zaman istihdamı artırmak gerekiyor, liyakati öne çekmek gerekiyor, köy okullarını hemen açacağız. Bir öğretmen, ziraat mühendisi ve veteriner tayin edeceğiz. Böylece gençlerin içinden köyüne dönüp, ilçesine dönüp eğer tarım yapmak isteyen gencimiz varsa onların 5 yıl boyunca bütün sigorta ya da BAĞKUR primlerini devlet olarak, iktidar olarak biz üstleneceğiz. Bir ay içinde 100 bin öğretmeni tayin edeceğiz. Staj mağdurlarının mağduriyetini gidereceğiz. Eğer çalmazsanız, çırpmazsanız bunların hepsi oluyor. Mansur Bey Ankara’da hem esnafa hem tarımda çalışanlara 4 buçuk milyar lira para kazandırdı. Demek ki çalmayınca, çırpmayınca oluyormuş. Harama el uzatmayınca oluyormuş. Kul hakkına girmeyince oluyormuş.

BİR OSMANLI TOKADIYLA, EMEKLİYE GÖNDERİN

Bir de dinozorcu kardeş var hatırlıyor musunuz? Pardon jeliboncu. Bu arkadaş bir tane park yaptı. Bu dinozor sevdası nedir? Harcanan para 16 milyar lira. Haram olsun, zıkkım olsun. 3 kişi kazanmış tam 16 milyar lira. 16 milyar lirayla neler yapılırdı? Kaç fabrika kuruldu, KYK’lı gençlerin borçları silinirdi ve tarımda görev yapan insanların mazotu, gübresi bedava verilebilirdi. Tek bir yerden bahsediyorum bir de 5’li çetenin affedilen vergilerini düşünün. Türkiye kalkınırdı. Türkiye’nin gerçekten imkanı var. Türkiye büyük bir ülke, Türkiye imkanları, gücü olan bir ülke. Gençlerinin kapasitesi yüksek bir ülke. Onun yerine sana yardım edeyim seni kalkındırayım derken Kayseri şu anda Suriyeli sığınmacıların olduğu 11’inci şehir. 2 yıl içinde derhal gönderilecekler. Seçmen velinimet olmalıdır. Seçmen siyasetçiyi tartmalıdır. Ama oculuk, buculuk üzerinden gelip size savaşa gider gibi seçim propagandası yapanların tamamını böyle bir sağlam bir Osmanlı tokadıyla, emekliye gönderin.

SOL ELİNDE PKK VAR SENİN. SAĞ ELİNDE HİZBULLAH VAR

 Yalan bu kadar olur mu? Böyle yalan görmedim, böyle iftira görmedim. Sayın Kılıçdaroğlu diyormuş ki, ‘Meral Hanım Abdullah Öcalan’ı çıkarsak.’ Bende kafamı sallıyormuşum. 29 yıldır beni tanıyorsunuz böyle bir şeyi onaylayabilir miyim? Ey Recep Bey sol elinde PKK var senin. Sağ elinde Hizbullah var. Kayseri en yüksek şehit evlada sahip bir şehrimizdir. Kayserili şehitlerimizin kanı olan PKK sol elinde. Gaffar Okkan’ın katilleri olan Hizbullah sağ elinde. Sen bana mı diyorsun? İftiralara asla izin vermeyeceğiz. Kayseri’mizi kalkındıracağız, gençlerimizin umutlarını yeniden bu ülke için umutlu hale getireceğiz. Mustafa Kemal’in ve arkadaşlarının Cumhuriyet değerleriyle bunlar devamlı mücadele ettiler. Onlara uyuz oldular ama siz gençler siz kadınlar sonra bizim yaşımızdakiler, siz buna müsaade etmediniz. Allah’ım ne büyüksün şimdi Atatürk’e sığınır oldular. Evet Mustafa Kemal’in askerlerisiniz. Biz bu ülkeyi artık gerçekten dürüstlükle, hırsızlık yapmadan, çalmadan, çırpmadan birlikte kalkındıracağız. İmkanlarını beraber kullanacağız.”