SAĞLIK BAKANI: RÜMEYSA’NIN ÖLÜMÜ HEPİMİZİ SARSTI
tekden site sağı sünnet
Haber
28 Ekim 2021 - Perşembe 07:38 Bu haber 630 kez okundu
 
SAĞLIK BAKANI: RÜMEYSA’NIN ÖLÜMÜ HEPİMİZİ SARSTI
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, sağlıkta nöbet sistemi ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “"Hepimizi derinden etkileyen bir olay yaşadık. Dr. Rümeysa Şen, mesleğine, bütün zorluklarına rağmen bağlı, hayatının baharında bir arkadaşımızdı. Geçtiğimiz Cumartesi günü kendisini bir Trafik kazasında kaybettik. Kaza dramatikti. Hepimizi sarstı” dedi.
SAĞLIK Haberi
SAĞLIK BAKANI: RÜMEYSA’NIN ÖLÜMÜ HEPİMİZİ SARSTI

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, sağlıkta nöbet sistemi ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “"Hepimizi derinden etkileyen bir olay yaşadık. Dr. Rümeysa Şen, mesleğine, bütün zorluklarına rağmen bağlı, hayatının baharında bir arkadaşımızdı. Geçtiğimiz Cumartesi günü kendisini bir Trafik kazasında kaybettik. Kaza dramatikti. Hepimizi sarstı” dedi.

Bilim Kurulu Toplantısı sonrasında pandemi ve sağlıktaki nöbet sistemi ile ilgili önemli açıklamalar yapan Sağlık Bakanı Dr. Koca, ilk kez trafik kazasında hayatını kaybeden Rümeysa ile ilgili konuştu. Bakan’ın açıklamalarından uyarılarında bulunduğu bazı kesitler;

ÜÇÜNCÜ DOZU AKSATMAYIN

“İkinci doz aşı ile üçüncü doz aşı arasındaki sürenin uzatılması antikor düzeyini düşürmekte, aşının koruyuculuğunu azaltmaktadır. Bilim Kurulu, zamanı gelen üçüncü doz aşıların aksatılmadan yapılmasını ısrarla önermektedir. Dünkü verilere göre, 2.807.716 kişi, yaptırması gereken üçüncü doz aşısını henüz yaptırmamıştı.

HAMİLELERDE HAYATINI KAYBEDENLERİN SAYISI ARTIYOR

2019 yılına göre 2020 yılında hayatını kaybeden gebe sayısında yaklaşık yüzde 52'lik bir artış var. Bu yıl da seyir geçen yıla benzer sürüyor. Geçen yıla kıyasla yaklaşık yüzde 50 daha fazla anne adayını Covid-19 sebebiyle kaybettik. Daha önce yaptığımız çağrıya rağmen maalesef halen gebelerde aşılanma oranı oldukça düşük. Kayıplarımızın arkasında en belirgin sorun gebelerin aşılanma oranının düşük olması. Covid-19 sebebiyle kaybettiğimiz gebelerin yüzde 99'u aşısızdır. Bilim Kurulumuz bir kez daha anne adaylarımızı aşı olmaya ve aşılarını tamamlamaya davet ediyor.

AŞININ ETKİSİ GÖRÜLMEKTEDİR

Aşının etkisini salgının seyrinde açıkça görebiliyoruz. Dikkat edecek olursanız haftalardır yüksek yeni vaka sayıları görüyoruz. Ancak önceki dönemlere kıyasla önemli bir fark var. Yeni vaka sayıları hızlı tırmanışlar şeklinde zirveler görmüyor. Günlük vaka sayılarımızı gösteren grafikler adeta tepesi kesilmiş bir dağ gibi yatayda seyrediyor. Belki önemli düşüşler henüz görmedik ancak dramatik ve ani yükselişler de görmüyoruz. İşte bunu sağlayan aşıdır.

TURKOVAC İÇİN DAVET

Yerli aşımız Turkovac'ın seri üretime geçmesi için gönüllülere ihtiyacı var. Hatırlatma dozunun zamanı gelen 18-59 yaş arası sağlıklı vatandaşlarımızı kendi aşımız, kendi gücümüz için gönüllü olmaya davet ediyorum.

Sağlık Bakanı Koca'nın konuşmasından öne çıkan detaylar şu şekilde;

RÜMEYSA'NIN ÖLÜMÜ HEPİMİZİ SARSTI

Hepimizi derinden etkileyen bir olay yaşadık. Dr. Rümeysa Şen, mesleğine, bütün zorluklarına rağmen bağlı, hayatının baharında bir arkadaşımızdı. Geçtiğimiz Cumartesi günü kendisini bir Trafik kazasında kaybettik. Kaza dramatikti. Hepimizi sarstı. Olay, Ankara Şehir Hastanesi'nde görev yapan bu gencecik hekimin nöbetini tamamlayıp, hastaneden ayrılmasından iki saat kadar sonra, evine dönerken meydana geldi. Annesinin şöyle dediğini öğrendik: "Kahvaltıyı hazırlamıştım, onu bekliyorduk." Bu acıyı bana en derinden hissettiren, anne yüreğinden gelen bu söz oldu. Rümeysa o kahvaltı sofrasına oturamadı. Dr. Rümeysalar kolay yetişmiyor. Bir hekim binlerce insan arasından çıkıyor. Bir hekimin kaybı hepimiz için büyük kayıptır. Böylesine dramatik bir olayın içimizde yol açtığı duyguları kelimeler ifade edemez. Sevgili Rümeysa'ya Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesinin, ablasız bir hayatı hayal bile edemeyen kız kardeşinin, çalışma arkadaşlarının başı sağ olsun. Sağlık camiamızın başı sağ olsun. Dramatik olaylarda birtakım yanlış bilgilerin, kasıt bile söz konusu olmadan, doğru bilgilermiş gibi yayılması olağandır. Bir noktaya açıklık getirmek, konuyu ele almak istiyorum.

36 SAAT ÇALIŞTIĞI GERÇEKTİR

Bazı kliniklerde asistan hekimlerin 36 saat çalıştığı durumlar olduğu maalesef gerçektir. Dr. Rümeysa arkadaşımızın kazadan önce 36 saat çalıştığı şeklindeki bilgi ise yanlıştır. Arkadaşımız günlük mesainin ardından nöbet tutmuş, sabah hastaneden ayrılmıştır. Olay özelinde doğru bilgi budur. Ama bu bilgi bizleri uzun çalışma saatleri gerçeğinden uzak tutmaz. Hemen belirtmek istiyorum ki, biz değil 36 saat, 24 saate varan bir çalışma süresini de insani bulmuyoruz. Sağlık Bakanı olarak bu netlikte konuşmamın dayanağını açıklayacağım. Uzun mesailer, yoğun nöbetler asistan hekimlerimizin muzdarip olduğu eski bir sorundur. Bakanlığımızın uygulama ile ilgili yönetmeliği ise tartışmaya yer bırakmayacak kadar açık. Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin 11. Maddesinde şu kural vardır: "Uzmanlık öğrencilerinin nöbet uygulaması üç günde birden daha sık olmayacak şekilde düzenlenir."

TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ

36 saatin, 24 saatin ne demek olduğunu asistan olduğum yıllardan ben de biliyorum. Benim hocalarım da aynı şekilde asistanlık yıllarında 24 saat, 36 saat ter dökmüşlerdi. Zamanla bu uygulamalara meslek disiplinin, hatta hekimlik özverisinin bir tür eğitimi gözüyle de bakılır olmuş. İhtiyaçlar, mecburiyetlere yol açmış… 2021 yılındayız. Değişmesi gereken, yapılması gereken çok şey var. Öncelikle adil uygulamanın takipçisi olacağız.

TIP FAKÜLTELERİ HAREKETE GEÇTİ

Sevindirici bir gelişmeyi yeri gelmişken paylaşmalıyım: Birçok Tıp Fakültesi, nöbetlerin yönetmeliğe uygun şekilde düzenlenmesi için harekete geçti. Tıp Fakültelerinden bir kısmının kendiliğinden aldığı bu karar inanıyorum ki yaygınlık kazanacak. Haftada ve ayda en çok kaç nöbet tutulacağı konusunda karar verici konumda olan başhekimler, hocalarımız, kıdemli uzmanlar aynı hassasiyeti gösterecekler. Mesleğimizde hocalarımıza ve kıdemlilerimize saygı etik bir şarttır. Çünkü "tıp kitabı" okuyarak hekim olunmaz. Hekimlik, usta hekimlerin gözetiminde öğrenilir. Bu durum, doğal olarak bir ast üst ilişkisi oluşturur. Bu ilişkinin arkadaşça bir boyut kazanabildiğini tecrübelerimizle biliyoruz. Çalışma ortamının stresini azaltmak, çalışma sürelerinde ise gençlerin enerjisini biraz da geleceğe saklamak bu arkadaşça ilişkiye bağlı.

HEKİM SAYISI 185 BİN 840

Türkiye'de toplam hekim sayısı 185.840, toplam hemşire sayısı 232.548'dir. Hekimlerin 101.198'i Sağlık Bakanlığına bağlı kurumlarda görevlidir. Toplam hekim sayısını ülke nüfusuna oranladığınızda bir hekime 457 kişi düşmektedir. 457 sayısı on yıl kadar önce 575'ti. Gelişme ne olursa olsun, bugün bir hekime 457 kişi düşüyor olması çok ağır bir iş yükü demektir. Bakanlığım döneminde, uzman hekim ihtiyacını karşılamak amacıyla önemli bir adım atılmış, uzmanlık eğitimine başlayan hekim sayısı 7.000'den 11.000'e çıkarılmıştır. Sayıyı artırmak için nitelikli eğitim kliniklerinin sayısını artırma çabası içindeyiz. Hekim başına düşen kişi sayısını makul düzeylere indirmemiz, çalışma sürelerini azaltmamız mesleğine girecek gençlerin önünü açmamıza da bağlıdır. Aile Hekimliği sisteminin güçlendirilmesi iyileştirme çabalarının bir parçasıdır."

 

 

Kaynak: Editör:
Etiketler: SAĞLIK, BAKANI:, RÜMEYSA’NIN, ÖLÜMÜ, HEPİMİZİ, SARSTI,
Yorumlar
Haber Yazılımı