Asgari ücret etkisinin finansal tablolara yansıması hakkında görüş ve önerilerini paylaşan Koru Sigorta Genel Müdürü Kasım Yılmaz, “Bilindiği üzere brüt asgari ücrete bu yıl 52, Temmuz ayında da 30 oranında artış yapıldı. Bu artış, sigorta sektöründeki şirketlerin hasar maliyetlerini ve karşılıklarını önemli ölçüde olumsuz yönde etkiledi ve etkilemeye de devam ediyor. Bu durum, Haziran ayında düzenlenmiş olan ara dönem finansal tablolarında da açıkça görülüyor” açıklamasında bulundu.

‘FAALİYET SONUÇLARINDA ZARARA YOL AÇIYOR’

Özellikle bedeni hasarların ve yedek parça işçilik maliyetlerinin büyük öneme sahip olduğu trafik sigortası hesaplamalarında asgari ücret etkisinin aktüerler tarafından ek karşılık olarak hesaplandığını ve finansal tablolara da tek seferde gider olarak yansıtıldığının altını çizen Koru Sigorta Genel Müdürü Kasım Yılmaz, yaşanan karşılık artışlarının şirketlerin faaliyet sonuçlarında zarar etmelerine ve dolaylı olarak da devletin vergi kaybına uğramasına neden olduğunu belirtti.

‘KADEMELİ GEÇİŞ TEKRAR GELMELİ’

Trafik branşındaki maliyet etkisinin sonraki yıllara uzayan bir süreci kapsadığına dikkat çeken Yılmaz, “Bu nedenle buna ilişkin olarak ayrılmış olan ek karşılık tutarının tamamının cari dönemde gider olarak yazılmasının uygun olmayacağı görüşündeyiz. Bu duruma özel olarak, daha önceki yıllarda Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü tarafından ‘Muallak Tazminat Karşılığına İlişkin Genelge’de değişiklik yapılarak IBNR tutarının artış oranlarına ilişkin olarak uygulanmış olan ‘Kademeli Geçiş’ imkânının tekrar getirilmesi uygun bir seçenek olacaktır” ifadelerine yer verdi.

‘FİNANSALLARA OLUMLU ETKİ YAPACAK’

“Ülkemizin yüksek enflasyonla mücadele ve aynı zamanda çalışanların satın alma güçlerinin korunmasına yönelik tedbirlerin yoğunlaştığı bu süreçte önümüzdeki yılda da asgari ücrette yüksek oranda bir artış olması bekleniyor” diyen Yılmaz, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bu sürecin bir süre daha devam edeceğini de göz önünde bulundurduğumuzda asgari ücrete ilişkin ek karşılıklarının etkisinin kayıtlara alındığı dönemi takip eden 3 yıl içinde tamamının giderleştirilmesi esas alınarak çeyrek dönemler halinde belirli bir oranda kademeli bir şekilde gider olarak yazılması daha adil olacak ve şirketlerimizin maliyet yükünün arttığı bu dönemde finansal tablolarına da olumlu bir etki yapacaktır.”