1999 yılında çıkan yasa sonrasında emeklilikle ilgili yapılan düzenleme birçok kişiyi mağdur etti. Çıkan kanun, geriye doğru işletilmek suretiyle yasanın çıktığı tarihten önce kazanılmış haklarını kaybeden EYT’Liler, yıllardır haklarının geri verilmesi için mücadele ediyor.

Muhalefetteki siyasi partiler, EYT’Lilerin mağduriyetlerini gündeme getirerek iktidar olduklarında EYT’Lilerin kazanılmış haklarını herhangi bir formül herhangi bir şarta bağlamaksızın vereceklerini vaat ettiler.

Bu gelişme üzerine seçim öncesinde MHP’nin de gündeminde olan EYT’lilerle ilgili mağduriyetin giderilmesi konusunda herhangi bir adım atmayan Cumhur ittifakı EYT ile ilgili çalışmalar yapıldığını duyurmaya başladı.

AK Parti gündeminde olmayan EYT meselesini gündemine aldı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, EYT’Lilerin mağduriyetlerinin giderilmesi ile ilgili çalışma yapıldığını duyurdu.

Ancak açıklamaların üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen EYT ile ilgili nasıl bir adım atılacağı duyurulmadı. Sadece basın kuruluşları üzerinden EYT’lilerle ilgili bazı formüaller düşünüldüğü ifade ediliyor.

EYT’Liler sosyal medya üzerinden oluşturdukları geniş katılımlı hesaplar üzerinden bu formüller arasında gösterilen 9 bin prim gün şartı ile ilgili dayatmaların konuşulmasını kabul etmediklerini, bu dayatmanın kazanılmış hakları geri verirken yeni bir mağduriyetler ortaya çıkartıldığını ifade ediyorlar.

AK Parti hükümetinin ve ilgili bakanlığın emeklilikte yaşa takılmak suretiyle uzun yıllar mağduriyet yaşayan, yaşın ileri olmasından dolayı iş bulamayarak ekonomik sıkıntılar içerisinde boğuşan büyük bir kesime, 9 bin gün primi veya başka formüller adı altında dayatmalar yapılarak yeni bir mağduriyet oluşturulmaması çağrısında bulunuyor.

EYT’liler, gerek sağlık açısından gerekse ekonomik anlamda büyük bir kesimin dayanacak gücü kalmadığına dikkat çekerek, AK Partinin 2002 yılından önce verdiği sözleri yerine getirmediğini anımsatarak, o dönem seçimlerde oy toplarken ‘mezarlıkta emeklilik mi olur?’ propagandalarını sosyal medya hesapları üzerinden hatırlatarak, 20 yıl önce verilmiş sözlerinde dayatmasız, formülsüz tutulması çağrısında bulunmaları dikkat çekiyor.